Trabzon’a hakim Boztepe sırtlarında 14. yüzyılda yapılan ve zaman içerisinde ilgisizlikten dolayı harabeye dönen Kızlar Manastırı’nın 4 yıllık restorasyon süreci geçen yıl yaz aylarında sona erdi. Restorasyonunu tamamlanmasının ardından manastır geçtiğimiz yıl Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne devredilirken, Koronavirüs salgını süreci nedeniyle açılışı ertelenen manastırın bu yaz turizme açılması planlanıyor.
Şehre hakim bir yamaçta bulunuyor
Trabzon’un Boztepe yamacında şehre hakim bir yamaçta Komnenos Kralı III. Alexios döneminde 1349-1390 yılları arasında inşa edilen Kızlar Manastırı, birkaç defa onarılsa da son şeklini 19. yüzyılda aldı. Şapel ve birkaç hücrenin bulunduğu manastırdaki kaya kilisesinin içerisinde kitabeler ve III. Alexios’un eşi Theodora ve annesi Eirene’nın portreleri yer alırken, yüksek bir koruma duvarı ile çevrilen manastır son 100 yılda büyük tahribata uğradı. Cumhuriyet dönemi sonrasında içerisine doğal afetlerden kaçarak yerleştirilen insanların verdiği zarar ve yapının uzun yıllar iskana kapatılmış olmasından dolayı definecilerin de neden olduğu tahribat nedeniyle büyük zarar gördü, harabe haline geldi.
İlk kez 1986 yılında restorasyon çalışması yapıldı
Yıllarca atıl durumdaki manastır için ilk olarak 1986 yılında bir restorasyon çalışması başlatıldı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi tarafından yapılan kazı ve restorasyon çalışmalarda manastır alanı içinde Bizans döneminde bolca kullanılan seramik kap-kacak parçaları, işlikler, mezar alanı, fırın birimlerinin yanı sıra manastırın batı kısmına biri uzanan su kanallarının ortaya çıkması sağlandı. 2006 yılına gelindiğinde ise alanın kimliğini koruyarak turizm öncelikli alan olarak açılması projesi yürütüldü, yapı birimlerinin bulunduğu alanlarda temizlik çalışması yapıldı. Temizlik çalışmasında içeride bulunan otlar, sarmaşıklar, ağaçlar ve temizlenerek yapılacak kazı çalışmasına uygun hale getirildi. Hazırlanan restitüsyon raporu ile yapı restorayon projesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu’nun onayından geçerken, 2006-2011 yıllarında devam eden kazı sonucunda hazırlanan projeye 2014 yılında start verildi.
2014 yılının Mart ayında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından aslına uygun olarak restore edilmesi için çalışmalara başlanırken, çalışmalar yaklaşık 2 milyon TL’ye mal oldu. 6 yıl süren çalışmalar geçtiğimiz yıl yaz aylarında tamamlanırken, tarihi Kaya Kilisesi ve örneğine nadir rastlanan fresklerin gün yüzüne çıkarıldığı manastır tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs salgını nedeniyle ziyarete açılamadı. Sarp kayalar üzerine oturtulan ve çevre duvarlarıyla sınırlanan kompleks, rahibeler manastırı da olarak bilinirken, manastırın bu yaz turizme sezonunda ziyarete açılması planlanıyor.
Kaya Kilisesi
Manastırda en çok dikkati çeken bölüm ise Kaya Kilisesi olarak biliniyor. Manastırın çekirdeğini oluşturan ve doğal bir mağaranın biçimlendirilmesiyle elde edildiği düşünülen Kaya Kilisesi’nin mevcut duvarı ise 19. yüzyılda yapıldı. Kilise içerisinde kayalardan sızan sulardan kaynaklanan ayazma yer alırken, kilisenin duvarları ve beşik tonozlu örtüsü, frekslerle bezeli. Duvar resimleri genellikle iki tabakadan oluşan kilisenin duvarlarında madalyanlor içinde peygamberler, azizler, melek tasvirleri ve incil konulu sahneler yer alıyor.
Agios Konstantinos Kilisesi, şapel, misafirhane, çan kulesi, mezar şapeli ve anıt mezarın yer aldığı Kızlar Manastırında A ve B hücreleri de bulunuyor. Manastırında kuzeybatı kesimi üzerinde yükselen A hücresinde yedi bölme bulunurken, hiçbirinde ocak bulunmayan hücrelerin bazılarının duvarlarında nişler mevcut. Hücrelerin kente bakan cephelerinde iki, avluya akan giriş duvarlarında birer pencere bulunurken, manastıdaki şapelden geçilerek ulaşılan B hücresinde ise oda izleri görülüyor. Bağımsız bir giriş olmayan hücrenin gerisinde ise hamam bölümü yer alıyor.