Anadolu Din ve İnançları Platformu’nun “Kültürel Mirasımızı Sırtlayanlar” söyleşilerimizin bu bölümünde Trakya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yaşagül Ekinci ile Bergama’yı konuştuk. Bakırçay havzasında İzmir’in güzel ilçelerinden olan Bergama, UNESCO Dünya Miras Listesi’ne 5 kriterle girmiş ender örneklerden birisidir. Yaşagül Ekinci somut kültür mirası dışında somut olmayan kültürel miras konusunda tespit ettikleri ve inanılmaz bir kültürel katmandan oluşan Bergama’nın inanç katmanlarını anlattı.
In this part of our interviews, we talked about Bergama ith Trakya University Lecturer Yaşagül Ekinci. Bergama, one of the beautiful districts of İzmir in the Bakırçay basin, is one of the rare examples that entered the UNESCO World Heritage List with 5 criteria. Yaşagül Ekinci also talked about the belief diversity of Bergama, which consists of a deep cultural layer, in addition to the tangible cultural heritage they determined about the intangible cultural heritage. CLICK
Bergama çevresinde bulunan, eskiden atalara saygı ve gömme geleneği olarak kullanılan çok sayıdaki tümülüsle hoş geldin der gelenlere. Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinin en güzel örnekleriyle gelenleri karşılayacak olan heybetli şehrin önemini anlatır bakmayı ve görmeyi bilen gözlere. Bergama aslında tarih boyunca yaşamın hiç ara vermeden devam ettiği, en eski çağlardan gelen geleneksel, kültürel, inançsal birikimiyle, toprağı işlemekten tutun da ürünleri saklama şekline, sanatlardan zanaatlere geniş bir birikimi hala yaşatan ve canlı tutan bir yerdir. Tüm Helenistik başkentler içinde günümüze en iyi şekilde gelmiş olan Bergamadır. Her gelenin bir önceki kültüre saygı gösterdiği ve o kültürden kalanları da kullandığı, bu zenginliğe uyum sağlayarak yaşamı devam ettirdiği eşsiz bir örnektir.
Bergama yalnızca ücret ödeyerek gezilen kısımlardan ibaret değil. Bir tepenin üzerine müthiş bir mimari anlayışla katman katman aşağılara uzanarak kurulmuş, Helenistik dönemden sonra da Roma’nın devraldığı ve burayı görkemli yapılarla donattığı, Bergama’ya adım attığınız andan itibaren göreceğiniz ve günümüzdeki çeşitli mahallelerine, çok büyük bir alana yayılan bir kent. Şehrin içinden geçerken Roma döneminde Mısır tanrılarına adanmış ve dünyanın en önemli Serapion tapınaklarından biri olan Kızıl Avlu’yu görürsünüz. Bergama’nın çevresinden geçen derenin de içine alınarak oluşturulan bir tünelin üzerine kurulmuş ve “ne yerde ne gökte” diye anılan bu yapı, Hıristiyanlık döneminde Anadolu’daki “Yedi Kiliseler”den biridir. Daha sonra cami olarak da kullanılmıştır. Yüzyıllar boyunca Yahudi, Hıristiyan ve Türk mahalleleri kurulan Bergama’da Kızıl Avlu tüm inançları tek alanda toplamıştır. Helenistik çağda Bergama kralları Kozak Yaylası ve civarından suları getirtip birleşik kaplar sistemiyle, akropolün tepesine taşıtmışlar. Bu mühendislik harikasının kalıntılarını, su kemerlerini akropolden görebilirsiniz. Antik çağda kitap yazmak için papirüs kullanmak ve bunu Mısır’dan ithal etmek zorunda olan Bergama, her geçen gün büyüyen kütüphanesinin Mısır’ı kıskandırması ve papirüs vermeyi durdurması nedeniyle, bir zorunluluk neticesinde bizim bugün parşömen dediğimiz Bergama kağıdının mucididir. Çok ince işlenmiş hayvan derisinden yapılan bu yeni buluş papirüs gibi rulo haline gelerek kullanılamadığı için günümüzdeki kitap formunu da bulan yine Bergamalılardır.
Roma döneminde Bergama akropolünün tepesine İmparator Trajan için inşa edilmiş olan Trajan Tapınağı çok uzaklardan selamlar geleni geçeni. Bugün Berlin Bergama Müzesi’nde bulunan Bergama Sunağı dünyanın en önemli heykeltıraşlık okullarından biri olan Bergama’dan çıkan önemli bir eserdir.
Antik çağın en büyük tedavi merkezlerinden, günümüzde uluslararası psikoterapi sempozyumlarının yapıldığı Asklepion’u görüp, eczacılığın bulucusu, aromatik bitkilerle tedavi yöntemleri geliştiren Doktor Galenos’un hikayelerini dinlemek gerekir.
Osmanlı’da üretimin gerçekleştiği, o dönemden günümüze gelmiş ve hala çok canlı olan arastası, hanları, bedesteni, hamamları, mescit, cami ve çınarlı meydanları, Cumhuriyet döneminin yapılarını, Kale Mahallesi’ndeki alt katları Roma dönemi tonozlu, üst katları 18. yüzyıla ait devşirme malzemeli evleri Bergama’nın pek çok güzel özelliğinden bazılarıdır.
Eski şenlikleri günümüze yansıtan bahar aylarının Bergama Kermesi, ünlü ressamların tablolarına tema olan, dünya müzelerinde sergilenen Bergama halıları, Yağcıbedir köyleri, Tahtacı köyleri ve zengin kültürlerini devam ettiren insanları, her türlü dokuma işinin, pek çok sanat ve zanaatin hala yaşatıldığı bir yerdir Bergama.
Aslında her geleni kendine dönüştüren Bergama tam anlamıyla Akdeniz’dir.
Anadolu Din ve İnançları Platformu / Kültürel Mirasımızı Sırtlayanlar / Bölüm 17
Yaşagül Ekinci ile “Bergama'nın Kültürel Mirası”
KONULAR: Bergama'nın Kültürel Zenginlikleri, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne Giden Yol, Bergama'nın Tarihsel Önemi, Kültürel Mirasın Korunması ve Sürdürülebilir Turizm, Ziyaretçilere Öneriler: Bergama'da Gezilecek Yerler
Nükhet Everi: Anadolu Din ve İnançları Platformu için yaptığımız kültürel miras söyleşilerimizde bugün Bergama'dayız. Anadolu'nun en önemli hazinelerinden biri, benim de rehber olarak gezdirmekten en çok zevk aldığım noktalardan birisidir. Troya ile Efes arasında bulunan bu muhteşem yerde neden Bergama'yı konuştuğumuzu ele alacağız. Daha önceki bölümlerde de bizleri muhteşem bilgilerle zenginleştiren Trakya Üniversitesi'nden öğretim görevlisi Yaşagül Ekinci bugün de konuğumuz olacak. Sizi tanımayanlar için kısaca kendinizden bahsederek, neden Bergama'ya odaklandığınızı anlatabilir misiniz?
Yaşagül Ekinci: Trakya Üniversitesi'nde öğretim görevlisiyim. Kültürel mirasın korunması ve yönetimiyle ilgili çeşitli çalışmalarda bulundum. Edirne'deki Selimiye Camii'nin Türkiye'nin ilk UNESCO Dünya Mirası Listesi adaylık dosyasının hazırlığında yer aldım. Daha sonra Bergama'ya yerleşerek Bergama'nın adaylık dosyasında çalıştım. 2014 yılında Bergama'nın Dünya Mirası Listesi'ne girmesinden sonra Edirne'ye döndüm ve burada Uzunköprü ve 2. Beyazıt Külliyesi'nin UNESCO adaylık süreciyle ilgili çalışmalarda bulundum. Ayrıca Tokat'tan Niksar ve İzmir'deki Tarihi Liman Kenti'nin UNESCO adaylığı süreçlerinde yer aldım. Türkiye'nin ilk yaratıcı şehirler gastronomi alanındaki Gaziantep dosyasının hazırlanmasında da koordinatör olarak görev aldım.
Nükhet Everi: Bergama, hem tarihsel hem de kültürel açıdan çok zengin bir yer. Bize bu bölgenin öneminden bahseder misiniz?
Yaşagül Ekinci: Bergama, antik çağlardan günümüze kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir yerleşim yeri. Helenistik dönemde Pergamon Krallığı'nın başkenti olarak büyük bir öneme sahipti. Bergama Kütüphanesi, dönemin en büyük kütüphanelerinden biriydi ve burada parşömen kağıdı icat edildi. Ayrıca Asklepion, antik çağın en önemli sağlık merkezlerinden biriydi. Roma döneminde de önemini koruyan Bergama, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olarak varlığını sürdürdü.
Nükhet Everi: Bergama'nın UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesi sürecinde hangi kriterler dikkate alındı?
Yaşagül Ekinci: Bergama, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne kültürel kriterlerle girdi. Özellikle, antik şehirdeki mimari ve şehir planlaması, Pergamon Krallığı döneminin kültürel, ekonomik ve siyasi önemini yansıtıyor. Ayrıca Asklepion, sağlık tarihindeki önemi ve yenilikçi tedavi yöntemleriyle dikkat çekiyor. Bergama'daki çeşitli yapılar, Helenistik, Roma, Bizans, Osmanlı gibi farklı dönemlerin izlerini taşıyor ve bu da yerin evrensel değerini artırıyor.
Nükhet Everi: Bergama'daki kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilir turizm açısından ne gibi çalışmalar yapılıyor?
Yaşagül Ekinci: Bergama'da kültürel mirasın korunması için çeşitli projeler yürütülüyor. Yerel yönetimler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları bu projelerde iş birliği yapıyor. Özellikle, tarihi yapıların restorasyonu, arkeolojik kazılar ve eğitim programları büyük önem taşıyor. Sürdürülebilir turizm açısından da Bergama, turistlerin hem kültürel mirası deneyimlemeleri hem de yerel ekonomiye katkıda bulunmaları için çeşitli olanaklar sunuyor. Rehberler eşliğinde yapılan turlar, yerel el sanatları ve gastronomi deneyimleri bu çalışmalardan bazıları.
Nükhet Everi: Bergama'yı ziyaret edecekler için hangi noktaları özellikle tavsiye edersiniz?
Yaşagül Ekinci: Bergama'yı ziyaret edecekler için mutlaka görülmesi gereken yerler arasında Pergamon Antik Kenti, Asklepion, Kızıl Avlu ve Bergama Müzesi bulunuyor. Ayrıca, tarihi çarşıda dolaşmak ve yerel lezzetleri tatmak da ziyaretçilerin unutulmaz bir deneyim yaşamalarını sağlayacaktır. Bergama'nın eşsiz tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetmek için bir tam gün ayırmak çok yerinde olur.